Şifalı Otları Bulmak İçin Kendisini Doğaya Adadı

Emekli Sınıf Öğretmeni Gülay Kurt, şifalı otlara ulaşmak için dağ bayır dolaşıyor.

Manyas Haber 3.07.2020 17:56:42 814 0
Şifalı Otları Bulmak İçin Kendisini Doğaya Adadı

İzmit’te görev yaparken emekli olup baba ocağı Manyas’a yerleşen Emekli İlkokul Öğretmeni Gülay Kurt, doğada ki şifalı otlara ulaşmak için dağ bayır dolaşıyor.
İzmit'te görev yaparken emekli olduktan sonra baba ocağı Manyas'a yerleşerek, annesiyle birlikte yaşamaya başlayan Kurt, tam bir doğa aşığı.
İzmit'te görev yaparken de TEMA İzmit İl Başkan Yardımcısı olarak görev yapan emekli öğretmen, boş vakitlerinde de doğa ile baş başa kaldığını söylüyor. Dağlardan topladığı sarı kantaronun yağını imal ederek, ihtiyaç sahiplerine sunan Gülay Kurt, bunun yanı sıra şimdi tam mevsimi olan dağ kekiklerini de toplayarak, dost ve çevresiyle paylaştığını belirtiyor.
Kurt, yaptığı açıklama da "Ülkemizin birçok yerinde kantaron var, Manyas ve çevresinde sarı kantaron çok fazla var, zarar görmesin diye sadece çiçeklerini topluyorum. Doğa çok cömert, sarı kantaron çiçeklerini yıkayarak ve temizleyerek, yarım veya bir kiloluk cam kavanoza bastırarak dolduruyorum. Kantaronun kendi yağından ziyade, zeytinyağı ile onu fermente ederek şifa haline geliyor. Kapak ile arasında biraz mesafe bırakıyorum, hava kabarcıkları yapar diye, güneşe koyup, üç hafta bekletiyoruz. Daha sonra gölgeye alıp beş ay bekletip, altıncı ayda süzüp, kullanıma hazır hale getiriyorum. Kesinlikle trafiğin olduğu yol kenarlarından kesinlikle toplamayın, biz bunları kuş uçmaz, kervan geçmez dağlarda topluyoruz." dedi.
Kantaron yağlarını ihtiyacı olanlara herhangi bir ticari beklentisi olmaksızın verdiğini kaydeden Kurt, “Kantaron yağı Osmanlı döneminde kılıç yaralarının tedavisinde kullanılıyordu. Eklem ağrıları, mantarlar, cilt yaraları, yatak yaraları ve pişiklere de çok iyi geliyor. İçinde zeytinyağı olduğu içinde vücudumuza çok uyumlu.” diyerek sözlerine ekledi. Haber : Sibel ERTAN