Dünyada suyun önemi giderek daha belirgin bir şekilde artarken Bandırma bunun neresinde diye geçmişe şöyle bir bakalım isterseniz.
TEMA Vakfı Bandırma Temsilciliği en önemli tatlı su kaynağı olan Kapıdağ yarımadasının göletlerinde artık su bulunmadığını gördüklerini söyleyerek kuraklık tehlikesine dikkat çekiyor…”
KAPIDAĞ”…
Yani Bandırma içme suyunun 1950 yılından önce geldiği yarımada…
Bandırma içme suyu, 1950 öncesi yaklaşık 25-30 kilometre uzaktan Kapıdağ’ın yüksek kesimlerinden geliyordu. Su isale hattını bir Alman firması döşedi, içimi yumuşak tatlı bir suydu. Gel zaman git zaman Bandırma hem nüfus hem alan olarak büyüdü. Ve 60’lı yıllarda Kapıdağ’dan gelen içme suyu yetmemeye başladı. Su sıkıntısını gidermek için acil bir önlem olarak değişik tedbirler arasında mahallelere sırayla su verilmeye başlandı. İnşaatlara su, at arabalarıyla varillerle taşındı, araç yıkamak, kapı önlerini yıkamak yasaklanmıştı.
Bir taraftan da su olması ihtimali olan yerlerde su aranmaya başlandı. İlk netice 1968 yılında belediye eski başkanı Dr. Necmettin Tolunay zamanında 25 kilometre uzakta Karacabey’in Tophisar Köyü’nde alındı. Tabi bu yer altı suları açılan kuyulardan elde ediliyordu ve Kapıdağ suyu gibi tatlı olmasa da içilecek nitelikte olduğu için Bandırma’yı susuz kalmaktan kurtardı. Ama o da bir yere kadar…
Nüfus hızla artarken kent giderek gelişirken bir süre sonra Tophisar suyu da yetmemeye başladı. Çünkü kuraklık her sene biraz daha kendini hissettiriyor ve yer altı suları da giderek azalıyor, halk sıkıntı çekiyor belediye başkanlarının da başını ağrıtıyordu.
Belediye eski başkanı Yük. İnş. Müh. Durgut Ergin zamanında da su sıkıntısı hat safhadaydı ve tedbir olarak mahallelere sırayla veriliyordu (1994-1999). Hele kurban bayramı sırasında su kesintilerine gidilmesi vatandaşı adeta isyan ettirmişti.
Su sıkıntısı had safhada iken Gönen Barajı imdada yetişti. 60 kilometre mesafede olan Gönen Barajı’ndan içme suyunun Bandırma’ya getirilmesi için yapılan çalışmalar sonuç verince Bandırma suya kavuştu.
Bu sayede Bandırma bugüne kadar hiç susuzluk çekmedi.
Ancak bir kusuru varsa, su direk baraj yerine elektrik enerjisi etkisiyle regülâtörden geliyor ve bu da vatandaşın cebine yansıyor. O günün idarecileri büyük çalışmalar sonunda Bandırma’yı baraja bağlayarak muhtemel susuz kalmaktan kurtarmışlar. Şimdi ise Balıkesir Büyükşehir Belediyesi de suyun direk barajdan gelmesi için çalışırsa çok büyük ve yararlı bir iş yapmış olacak. Bandırma’ya yapılacak en büyük hizmet bu olur.
Son bir tavsiyede daha bulunayım.
Sıcaklık her yıl biraz daha artarken ve yağışlar her yıl biraz daha azalırken suyu artık çok daha dikkatli kullanmalı, tasarrufa uyulmalı.
Su çok kıymetli, zira bir gün baraj suyu da bitebilir…