Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, müsilaj tehlikesinin devam ettiğine dikkat çekerek uyarılarda bulundu.
Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, müsilaj tehlikesinin devam ettiğine dikkat çekerek uyarılarda bulundu.
Marmara Denizi’ni Türkiye’nin çevresindeki en hassas olan deniz olduğunun altını çizen Sarı, “Marmara’yı eskiden hocalarımız anlatırken astımlı bir çocuk gibi anlatırlardı. Çünkü Marmara 11 bin 350 kilometrekare yüzey alanına sahip olmasına rağmen büyük denizlere iki tane dar boğazla bağlı. Bu yüzden Marmara denizi çok hassas bir eko sistem. Karadeniz’in suları kuzeyden güneye doğru akıyor, Akdeniz’in suları da Çanakkale Boğazından girerek güneyden kuzeye doğru akıyor. Bu ikili akıntı sistemi aslında yanlış kullanmamıza, denizle ilişkimizi yanlış tanımlamamıza neden olmuş durumda. Demişiz ki ‘ne güzel Akdeniz’in akıntısı 30 metre alttan Karadeniz’e doğru akıyor, biz şimdilik arıtma tesisi yapmak yerine atıklarımızı kanalizasyonun orada toplayalım, sıvılaştıralım, derin deşarjla da denizin altından alt akıntıya verelim. Bu akıntı alsın atıkları götürsün diye düşünmüşüz. Ne zaman yapmışız bunu 1980’li yıllarda başlamışız. Marmara Denizi’ndeki nüfus yoğunluğu artmaya başladığı zaman bunu yapmışız. Gelmişiz 2022’ye aynı anlayışı sürdürüyoruz. Şu anda Marmara Denizi’nin çevresindeki evsel atıkların sadece % 50’si arıtılıyor, geri kalan % 50’si hiç arıtılmadan derin deşarj dediğimiz yanlış uygulamayla Marmara Denizi’ne boca ediliyor. Bekliyoruz ki bu artıklar akıntılarla alınsın Karadeniz’e doğru taşınsın. Taşındı mı? 2021 yılında yaşadığımız müsilaj felaketi böyle olmadığını gösterdi. Bu atıklar bir yere gitmediler, bunlar buradalar. Bir taraftan küresel iklim değişikliği dediğimiz korkunç felaket arttı. 2021 yılında 40 yılın rekoru gerçekleşti, deniz yüzeyi sıcaklıklarının artışında ve Marmara’nın orijinal yapısıyla bunlar birleştiğinde müsilaj felaketiyle karşı karşıya kaldık. 2021 yılının ağustos ayında deniz yüzeyinde görülmeyince ‘Oh ne güzel kurtulduk yendik’ dedik. Üzgünüm yenmedik müsilajı, müsilaja neden olan faktörlerden hiçbiri değişmedi.” dedi.
Marmara Denizi’nin atık yükünün azalmadığını işaret eden Sarı, “Denizle kurduğumuz yanlış ilişki değişmedi. Hala atıkların % 50’sini arıtmadan denize göndermeye devam ediyor. Değişen ne oldu geçen yıla kıyasla? Deniz suyu sıcaklığı 2021’e göre yaklaşık 2 derece daha soğuk oldu. Sıcaklık artmadığı için müsilajla karşılaşmadık. Sıcaklıklar artığında, kirlilik yükü azalmadığı için Marmara Denizi’nin yapısı orijinal, kararlı ve durağan olduğu için önümüzdeki aylarda, yıllarda zamanını bilemiyoruz. Müsilajla biz yeniden karşılaşacağız. Kurtulduk diyecek durumda değiliz.” diyerek sözlerine ekledi.
Haber Merkezi
